ÇEVİRİ: OLIVIA ARTHUR - ARTIK MAGNUM PHOTOS VE ÇOCUK İSTİSMARI HAKKINDA KONUŞABİLİR MİYİZ?


27 Ocak 2021
Benjamin CHESTERTON tarafından yazıldı.


Uyarı: Bu gönderi, çocuklara yönelik cinsel istismarın yanı sıra kadına yönelik cinsel şiddete odaklanan görsellerin üzücü ayrıntılarını içerir. 2020 yılında uygunsuz olma ihtimali bulunan görüntüler ilgili makamlara bildirildi. Görüntülerde yer alan çocukların kimlikleri, onları korumak amacıyla benim tarafımdan gizlendi. Aşağıdaki gönderi Olivia Arthur'a hitabendir. Kendisi Magnum Photos Başkanı olarak (2020 yılından beridir) ajansın davranış kuralları yönetmeliğini uygulamaktan sorumludur.

Bu gönderiyi bir bağlama oturtabilmek adına:

2017'de Magnum Photos, Souvid Datta'nın tecavüze uğradığı iddia edilen Hintli bir çocuğun fotoğrafı eşliğinde Facebook'ta pazarlanan bir fotoğraf yarışması düzenledi. Endüstri, fotomuhabirliğin dışında sadece seks suçlularının, tecavüze uğrayan çocukların fotoğraflarını çeken fotoğraf makineli erkeklerin övülecek kimseler olduğunu düşündüğünü aymasının ardından tartışmalar oldukça hiddetli oldu.

İki adam bu konuda harekete geçmeye karar verdi. Robert Godden (Rights Exposure, daha önce Amnesty) ve Jason Tanner (Human Rights For Journalism), sektördeki bazı çok temel çocuk koruma standartlarını tanıtmak için bir kampanya başlattılar.

"Son beş yılda üretilen fotoğraf çalışmalarına üstünkörü bir bakış bile, çocukların tartışmalı olarak sömürüldüğü, riske atıldığı ve/veya çocuk koruma yasalarının ihlal edilmiş olabileceği en az yarım düzine çalışma ortaya koyacaktır. Sektör liderlerinden gelen hem bu tür görüntüleri kınayan hem de değişimi teşvik etmeye önderlik eden net, samimi ve yol gösterici tepki hani nerede? En azından sorunlu ve daha fazla sorgulama gerektiren fotoğrafları nasıl tespit edeceğimizi bildiğimizi güvenle söyleyebilir miyiz?"

Magnum Photos bu çağrıya karşılık veren birkaç kurumdan biriydi:

"Savunmasız ve istismara uğramış çocukların korunması Magnum Photos için olağanüstü önem arz ediyor...ajans, bu tavsiyelerin eser üretimine nasıl kılavuzluk ettiğini, arşivimize ve yeni yayıncılık girişimlerimize nasıl uygulanacağını değerlendirmek için gerekli zamanı ayırıyor... Magnum personel ve fotoğrafçıları, önümüzdeki haftalar ve aylarda ilgili alanlara ışık tutmamızı sağlamak için işin her bir bölümünü sırayla sorgulayarak bu konuları tartışmaya devam edecek."
Fiona Rogers, Magnum Photos

Olayın dönüm noktası da bu oldu.

İşte şimdi size gerçekler.

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI
-Magnum Photos'a Düşen Gölge-


 Çeviri: -Magnum'un Hesaplaşma An'ı-


...

Merhaba Olivia,

Magnum Photos'un çocukları cinsel istismar mağduru olarak teşhir ederek kâr elde etmeye çalıştığı gerçeğini ilk kez dile getirmemden bu yana beş aydan fazla zaman geçti. Bunu yaptım çünkü Interpol’ün Lyon’daki merkez ofisinde bir odada oturup, dünyanın önde gelen çevrimiçi çocuk istismarı uzmanlarından biriyle konuya dair bir röportaj yapmıştım.

Bana kendisini en çok endişelendirenin çocuk istismarının normalleşmesi olduğunu söyledi. Eve geldim, arşivinizi açtım ve işte her şey uluorta oradaydı.

Çocuk istismarının normalleşmesi.

Her yol mübah ve kâr amaçlı. Siz yeter ki bunu, ‘fotomuhabirlik’ olarak ambalajlayarak satın.

Bir takım ekran görüntüleri aldım. Bilgisayarımın başına oturdum. Ve aşağıdaki tweeti attım.

(tweet 3 Ağustos 2020)


Gazeteci Andy Day bu tweetimi gördü ve ertesi gün ajansınızı araştırmaya başladı. Ardından Magnum fotoğrafçısı David Alan Harvey’nin Taylandlı 'çocuk fahişe' fotoğraflarını ön plana çıkararak yazmaya başladı:

"Magnum Photos arşivinde çocuk seks işçilerinin çok sayıda fotoğrafı yer alıyor ve bunların çoğu onların bilgileri olmadan fotoğraflanmış. Bu fotoğraflardan birkaçı müstehcen, çıplaklık içeriyor ve müşterilerle yüz yüze geliniyor. Bu görüntüler çocuklara yönelik cinsel istismar eylemleri oluşturabilir.”
Andy Day/Fstoppers

Geçen günler içerisinde, dâhili inceleme sözü veren bir bildiri yayınladınız ve arşiviz, siz artan öfkeyi kontrol altına alırken, Godden'dan bir alıntı yapacak olursak; 'çocukların tartışmalı olarak muhtemelen sömürülmüş olduğu, riske atıldığı ve/veya çocuk koruma yasalarının çiğnenmiş olabileceği’ çok sayıda görüntü içerdiği için (iki hafta boyunca) devre dışı bırakıldı.

Aradan beş aydan fazla zaman geçti. Magnum'un evini temizleyeceğinizi iddia ettiniz. Bazıları sizin samimiyetinize inandı. Bazılarıysa inanmadı. Özellikle de bu bildiri ve o zamandan beri yazdığınız diğer tüm ifadelerde noksan olan iki kelimeyi bir kenara not edenler:

'Çocuk istismarı'

Buna dair konuşmak istiyorum. Çünkü bildiğiniz üzere bu olay, Magnum'un hakkında kamuoyuna açıklama yaptığı tek fotoğrafçı olan David Alan Harvey'den çok daha öteye gidiyor. Bu iletimde Chris Steele Perkins, Antoine d’Agata, Martin Parr, Cristina de Middel, Stuart Franklin, Larry Towell, Paolo Pellegrin ve Patrick Zachmann hakkında yazıyorum. Ama elbette öncelikle Harvey...

...

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI



1. David Alan Harvey

Guardian, geçen yıl size ilk yazışımdan kısa bir süre sonra, Harvey'in bir meslektaşını taciz ettiği iddiasıyla açığa alındığını bildirdi. Makaleye göre, Magnum askıya alınması süresince onu temsil etmeyecekti. Bunun haricinde Magnum, O'nun otel odalarında çekmiş olduğu çok sayıda çıplak veya yarı çıplak Taylandlı çocuğu, 'Bangkok Fahişeleri' adlı bir Magnum galerisinde satışa sunmasıyla ilgili daha önceki iddialara karşı Harvey'i savunmaya devam etti.

Ertesi hafta Magnum Photos, gazeteci Andy Day'e yazdı:


Sözcünüz yazmayı sürdürdü:

"Görünüşe göre bu fotoğrafların hatalı olarak etiketlenmeleri, sizi bir noktada olmadıkları bir şeyi temsil ettiklerine dair yanlış bir sonuca götürdü."

Bu fotoğrafların hiçbiri Magnum Photos tarafından, ‘dansçı’ ya da ‘bar çalışanı’ olarak etiketlenmemiş veya bu ifadeler birer anahtar kelime olarak kullanılmamıştı.

23 Ağustos'ta Harvey'e bir e-postada yazdığım gibi:

"Onların birer çocuk olmadıklarını kanıtlayabilmelisin. Magnum’un kriz iletişimi insanları, bunun yerine odandaki yarı çıplak ‘genç’in (sizin otel odanız olduğunu varsayın) bir ‘barmen’ veya ‘dansçı’ olduğuna ve ‘genç’ bir ‘fahişe’ olmadığına dair saçma sapan şeyler yayıyor. Hem de sitede yer alan galerinin tamamen bunun aksini söylemesine rağmen. Demek istediğim, tanrı aşkına bundan daha iyisini yapabilirsin? Yoksa onlar bunu öylece bir taraflarından mı uydurdular?”

Bir cevap vermedi.

Sanırım O, sizin sadece karşı tarafı sessizliğe zorlamaktan sorumlu olduğunuz Magnum Davranış Kuralları Yönetmeliğinin (orijinalini tekrar tekrar yayınlamayı reddettiğiniz) kendi tarafına sadık kalıyordu.

Harvey'nin üyeliğini askıya almanıza rağmen, fiilen onun işlerini satmaya devam ettiniz. O'nun ‘çocuk fahişe’ görselleri, Polonya'daki PhotoPower sitesi de dahil olmak üzere, iş ortağı olduğunuz diğer tüm fotoğraf lisanslama sitelerinde 'doğrudan indirilmek üzere' pazarlanmaya devam etti:


İş burada da bitmedi.

Ağustos ayında Guardian'a şöyle dediniz.

"Arşivimizdeki sorunlu tarihsel materyal konusunda uyarıldık... ve bunu son derece ciddiye alıyoruz."

Bunu o kadar çok ciddiye aldınız ki, Harvey'i askıya aldığınıza dair ilk bildiriminizden yaklaşık seksen gün sonra Taylandlıların fotoğrafları, ortağınız ANP'nin internet sitesinde (Hollanda'nın en büyük haber ajansı) hala satıştaydı.


Bunların arşivinizde fotoğrafları 'fahişe' etiketiyle etiketlenerek satılan çocuklar değil de, Magnum'un yanlışlıkla 'çocuk fahişeler' olarak etiketlediği yetişkin Taylandlı barmenler olmasının kötünün iyisi olduğuna mı kanaat getirdiniz?

Siz bu absürt iddiada bulunduğunuz sırada Magnum Photos, 'yeni yetme' ve 'fahişe' olarak etiketlenen görselleri birçok fotoğraf lisanslama sitesinde pazarlamaya devam etti. 'çocuk fahişe' aramasına karşılık olarak sonuçlarda çıkan fotoğrafların biri, halen bir haber internet sitesinin (Slate) fotoğraf galerisinde ‘fahişe’ altyazısıyla yer alıyor.

Belli bir noktada, CEO'nuz Caitlyn Hughes’un, kolayca aldatılabilecek Magnum fanatiklerinin bile bu savunmayı yutmayacağını anlamış olması lazım.

Kristen Chick’in Harvey ile ilgili Columbia Journalism Reviews araştırmasına göre; Hughes, Magnum’un aslında ‘fotoğraflandıklarında öznelerin reşit olup olmadığını ve fotoğrafların nasıl etiketlendiklerini saptamaya çalıştığını’ ifade ediyor.

Üç grup avukat ve bir kriz iletişim firmasını tuttuğunuz beş ayı aşkın sürecin ardından, akla yatkın herhangi bir manada bu fotoğrafların neden halen bir ‘inceleme’ altında olduğuna anlamak gerçekten de zor.

Yine kötünün iyisi... Magnum’un gerçek şeffaflık konusundaki yetersizliği.

Avukatlarınız, ajans haricinde hiçbir kadın sizinle konuşacak kadar 'soruşturmanıza' güvenmediğinden, Harvey'i Magnum'dan kovmak için gerekçe olmadığını söylediğinde, on iki aylık bir uzaklaştırma her iki taraf için kabul edilebilir bir ödünleşim sağladı mı?

Hadi şimdi Magnum'da hiç kimsenin izah edemediği bir etiketleme sistemini suçlayalım. Hemde çıplak küçük kızların (sizin zihniyetiniz değil) ‘vulva’ ve ‘vajina’ ve ‘fahişe’ olarak etiketlendiği bir sistem.

Ve Kristen Chick'in 11 kadının Harvey'i gücünü kötüye kullanmakla suçladığı soruşturması olmasaydı, bu böyle de olmazdı öyle değil mi? Tam da bu noktada, aslında O’nu Taylandlı ‘çocuk fahişe’ fotoğraflarını sunucunuza ilk yüklendiğinde ezmesi gereken o otobüsün altına itmekten başka çareniz yoktu.

İşte asıl nokta da tam olarak bu. Magnum bunu yapmadı. Önderlik ettiğiniz ajansın değeri ikiye katlandı ve Harvey'nin çocuk istismarından para kazandı. Her şey kâr için. Hem de onlarca yıldır.

Magnum'un Küresel Eğitim Direktörü, Şubat 2017'de, Harvey'nin dahil olduğu bir Magnum atölyesi reklamını Facebook'ta şu şekilde yaptı:

“Yoğun bir portfolyo değerlendirme oturumu ve biricik David Alan Harvey ile birilikte genel güzel zamanlar geçirmk için, London Fields'de küçük bir çatı katını devralıyoruz! Kolla kendini Londra!"


Bunu objektif bir bakış açısıyla değerlendirirsek, Harvey’nin cinsel bir avcı olarak ününü ilk kez on yıl önce duydum. Çünkü birisi onu Twitter'da açık bir dille böyle adlandırmıştı. Bu nedenle bir Magnum fotoğrafçısının, iddiaya göre kendinden elli yaş büyük bir erkeğin kendisine mentorluk yapmak yerine karşısında Skype'ta mastürbasyon yapmasının ardından, bir kadının ajansınız hakkında şunları söylemesine hiçte şaşırmamak gerek:


Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

2. Chris Steele-Perkins

İfadenizde, "Hem görüntü hem de bağlam açısından arşivde bulunan çalışmaların doğurabileceği sonuçları tam olarak anladığımızdan emin olmak için -dışarıdan rehberlikle- derinlemesine bir iç inceleme süreci başlattık" yazdınız.

Pekala, Martin Parr ve Cristina de Middel'in La Fabrica'da yayımladıkları ‘Players: Magnum Photogs Come Out To Play’ adlı kitabında yer alan bir Chris Steele-Perkins fotoğrafına bu bağlamı hele bir uyarlayalım.

On bir yaşındayken, Thatcher’ın 'Destekli Yer Programı' kapsamındaki bağımsız okul Trent Koleji'ne (paralı) öğrenci olarak kabul edildim.

İlk derslerden birinde, öğrendiğim ilk şey genç matematik öğretmeninin takma adıydı: Paedo (yani pedofili'nin pedo'su)

Birçok devlet okulundaki gibi, Trent'in de kendine ait bir yüzme havuzu vardı. Paedo sadece bir matematik öğretmeni değildi, aynı zamanda okuldan sonra küçük çocukları yüzme dersleri için bir araya getirdiği bir yüzme kulübü organize ediyordu. Sadece ergenlik öncesindeki oğlan çocukları için.

Takma adı da buradan geliyordu.

Okula yeni gelen çocuklar olarak, oğlanların çıplak yüzmesini sevdiği konusunda uyarıldık. Bir 'nüdist' olduğunu iddia ediyordu. Duşlarda erkekleri izler ve soyunma odasında da nedensiz yere oyalanırdı. Okulun hemen karşısında bir evi vardı. Oraya asla gitmememiz konusunda da uyarılmıştık. Halen ahşap kapısının aklıma kazınmış bir görüntüsü var.

Sadece Paedo yoktu, Olivia. Hafta sonu erkekleri mavna gezilerine götüren kimya öğretmenim Bay O’Gorman vardı. Ve Bay Edmonds... Alkollü bir içki içmeniz için merdivenlerden dairesine çıkmanız için sizi cezbetmeye çalışan kızılca sırıtışlı, şişman yüzünü hâlâ hatırlıyorum.

Daha başkaları da vardı.

1988'de tüm okulu kapsayan bir toplantıya çağrıldığımız o günü hiç unutmayacağım. Başöğretmen bize okulun gazetelere çıkacağını söyledi. Nedeniyle ilgili herhangi bir ayrıntı paylaşılmıyordu. Ama gerçekten bilmemiz gereken tek şey, şayet bize ulaşırlarsa hiçbir koşulda, hiçbir gazeteciyle konuşmamamızın gerektiğiydi. İşte hepsi buydu.

Pedofililerin yaptıklarını sürdürmelerine, başka okullarda ders vermelerine ve taciz etmelerine hoşgörü göstermedik.

Uygunsuz öğretmen davranışının ne olabileceğine dair kesin bir tanım yok ve şayet başınıza bir şey gelirse, lütfen gelip bizimle kendinizi güvende hissederek konuşun.

Başına gelenlerden etkilenmiş olabilecek bir çocuk için yapılan herhangi bir yardım teklifi yok. Soyunmaya, çıplak yüzmeye, pedofililerin önünde duş almaya zorlanan, mavna gezilerinde tecavüze uğrayan, etütlerde cinsel tacize maruz kalan, okul yaşam alanlarında zorla alkol içirilip, tecavüz edilen ve müzik derslerinde istismar edilen bunca oğlan çocuğunu hesaba kattığınızda, kurumların bünyelerinde çocuk istismarcıları barındırırken yakalandıklarında nasıl davrandıklarına dair birçok şey öğrendim. Gerçeği söylemek zorunda bırakılmadıkları sürece, olanları örtbas ederler, Olivia. Kulağa tanıdık geliyor, öyle değil mi? Halbuki gerçek gazeteciliğin son derece önemli bir role sahip olduğu yerde tam olarak burası...

O’Gorman ve Bay Edmonds (birer referansla Trent'ten sessizce ayrılan) birden fazla hata (tecavüz) yüzünden gönderildiler. Paedo ve diğer bazı öğretmenler öylece ortadan kayboldu.

Bununla ilgili bir daha hiçbir şey söylenmedi ama aradan geçen yıllar ardından okul hala dava ediliyor. Ve o çocuklar, gece terlemesiyle uyanan yetişkinlere dönüştü.

Çocuk istismarı hikayelerinde yüzme havuzu ve duşlar/banyolar tekrar tekrar gündeme geliyor. Mevcut Bağımsız Çocuk İstismarı Sorgulaması, yürek burkan hikayelerden bazılarını yeniden gündeme getirmeye başladı:

“Steven, birinci sınıf öğrencilerinin yatakhanelere nasıl yerleştirildiğini ve nazik bir rahip tarafından nasıl ilgilenildiklerini anlatıyor. Bununla birlikte, bu rahip ara sıra okuldan uzakta olacak ve yerine daha yaşlı, düşmanca bir rahip Peder Eamon geçecekti.

Bir keresinde, Steven yatakhane banyolarından birine gitti ve Peder Eamon'u onu beklerken buldu. Rahip banyonun kenarına oturdu ve Steven'ın soyunup önünde yıkanması için ısrar etti. Steven çok rahatsız hissettiğini söylüyor ama bundan asla kimseye bahsetmemiş.

Peder Eamon, okuldaki diğer öğrencilere benzer şekilde davrandı. Oğlanlar duş alırken veya yüzerken her zaman sabah erkenden oradaydı ve oğlanların çıplak yüzmesi konusunda ısrar ederdi.”

Soruşturmanın cinsel istismar olarak tanımladığı faaliyetlerden biri de ‘çocuğu istismara hazırlanırken onu (amiyane tabirle) tava getirmek.’

1974 yılına bir vakit, Magnum fotoğrafçısı Chris Steele-Perkins, City of London School'daki yüzme havuzunda erkek çocuklarının fotoğraflarını çekmek için bir erişim ayarladı. Ebeveynleri onlara bakılsın diye para ödeyen ve neler olup bittiğinden zerrece haberleri olmayan oğlan çocuklarının.

İlk olarak La Fabrica internet sitesinde Players: Magnum Photogs Come Out To Play kitabını tanıtmak için kullanılan bir fotoğrafa rastladım.


Bu bir tava getirme fotoğrafı. Çocuk cinsel istismarı. Olağanüstü bir kayıt. Martin Parr, değilse de Middel bunu bilmeliydi. Her ikisi de bu fotoğrafta ne olup bittiğini ya da bir yetişkin olarak bu fotoğrafla karşılaşmanın yaratabileceği yıkıcı etkinin nasıl bir duygu olabileceğini sorgulamayı umursamadı.



Ben kamuya bu görsel hakkında sorular sormaya başlayıncaya kadar da, bu fotoğraf eş zamanlı olarak Magnum arşivinde ve üçüncü taraf internet sitelerinde satılıyordu. Daha sonra fotoğraf, Parr ve Middel'in isimleriyle birlikte kitabı satan sayfadan gizemli bir şekilde kaldırıldı. La Fabrica'ya isimlerin neden kaldırıldığını, sayfanın neden gizemli bir şekilde silindiğini, kitabın adıyla neden yeni bir tane sayfa açıldığını ve neden Parr ve Middel'in adlarının editör olarak geri yüklendiğini sordum.

Bu çok tipik bir tavır. Fotoğrafları kaldır ve alenen bir şey olmamış gibi davran. Elbette ki bunun gerçekten olmuş olması dışında... Magnum fotoğrafçısı Chris Steele-Perkins yüzen çıplak oğlan çocuklarının fotoğraflarını çekmek için Londra'daki bir okula gitti. (çevirimiçi olarak okuldan daha başka bir fotoğraf bulunmuyor.)

Olay daha da kötüleşiyor. Hatta berbat bir hal alıyor.

Altmışlı yılların sonlarında Alan Doggett adında bir adam okulun tekinde öğretmenlik yapmaya gitti. Doggett muhtemelen Birleşik Krallığın en iflah olmaz çocuk istismarcılarından biriydi. Daha önce, çocukları taciz ettiği için oradan ayrılmasının istendiği kötü şöhretli St Pauls okulunda koro şefiydi ve buradaki faaliyetleri örtbas edilmişti.

Doggett kendini su sporları koçluğu yaptığı sanılan City of London School'da buldu. Ve 1978'de bir çocuğa cinsel saldırıda bulunmakla suçlandığı için kendini öldürdü. (City of London School'da çalıştığı zamandan bağımsız olarak) Asla adaletle yüzleşmedi.

Geçen yıl tweetlerimi gören bir adam benimle temasa geçti. Bu fotoğrafın çekildiği dönemde benzeri bir okula gitmişti. Ona fotoğrafı gönderdim. Tam olarak ne olduğunu biliyordu ve bana şunları yazdı (kişinin izniyle kullanıldı):

Bu fotoğraf tam olarak; oğlan çocuklarını tava getiren eğitimci pozisyonlarındaki istismarcıların, toplu çıplaklıktan tutun da hedefli cinsel istismara kadar her türlü cinsel sömürünün Britanya devlet okullarının şiddet kültürünün bir parçası ve bir kısmı olduğunu düşündürttüğü, benim de bir zamanlar dahil olduğum koşulları tasvir ediyor.

Çocuk cinsel istismarı.

Kitapta bu fotoğraf, sahilde oynayan küçük çocukların (birisi çıplak) olduğu, güzel bir Christina Garcia Rodero fotoğrafıyla yan yana yerleştirilmiştir. Parr ve Middel'in iki sahneyi bir araya getirmekle elde ettiği etki, yüzme havuzunda olup bitenleri normalleştirmektir.


Şimdi kitabı pazarlamak için kullanılan kelimeleri okuyun ve bunu Chris Steele-Perkins eylemlerine uyarlayın:

Fotoğrafın başlangıcından itibaren gelişimini karakterize eden kuralların ve saygınlığın ötesine geçebilmek için; bunlara karşı gelmek, icat etmek, oynamak ve özgürlükle flört etmek gereklidir… Özellikle daha yeni nesillerde, sadece meraktan, eğlenmek ve eğlenceyi tasvir etmek için kuralları teyit etmeksizin ihlal eden eser sahipleri daima vardır.

Çocuk istismarı şöyle güzelce bir paketlenir ve hesapta ‘eğlence’ olarak kâr amacıyla satılır.

La Fabrica’nın yayın direktörü Camino Brasa’ya, bu fotoğrafın nasıl olup ta yayımlandığını açıklamasını istemek için yazdım. (mektup burada) Cevap vermedi. Aynı şekilde ne Parr ne de Middel tweetlerimi cevaplamadı. Fakat Middel, 600'den fazla endüstri profesyoneliyle birlikte, şu önemli cümleleri içeren ‘fotoğrafçılıkta cinsel tacize karşı toplu mesuliyet çağrısı’ bildirisini imzaladı:

Magnum Photos, üye/lerinin davranışlarıyla ilgili tüm etik sorunların yanı sıra küçüklerin istismarı konusundaki endişe uyandıran kurumsal uygulamalarla ilgili tüm sorumluluğu üstlenmelidir. Bu konuların her ikisi de, kötüye kullanımı kolaylaştıran koşulları yaratabilecek köklü ve sistemli güç eşitsizliklerini yansıttığı için eşit derecede aciliyete sahiptir.

Middel'in bu fotoğrafa dair sessizliğini koruması insanda bir hayal kırıklığı yaratıyor. Şayet bildiriyi imzalama konusunda samimiyse, görselin kitaba nasıl eklendiğini ve fotoğrafın bağlamının farkına vardığında hangi eyleme geçtiğini kamuoyuna açıklamalı.

20 Ağustos'ta Steele-Perkins, çocuklara yönelik cinsel istismar iddiaları nedeniyle arşivinizi çevrimdışına almanızdan yalnızca üç gün sonra, Royal Photographic Society'nin ev sahipliğinde çevrimiçi bir konuşma yaptı. Konuşmasının bir kısmı, İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün takip etmeleri için görevlendirildiği Afrikalı çocukların görüntüleriyle ilgiliydi. İzleyicilerden gelen soruları almaya başladıklarında yazdım:

Chris, işlerinizin çok büyük bir hayranıyım. Bu fotoğrafları seviyorum. Magnum arşivinin çevrimdışına alınmasına yol açan ‘fahişe’ olarak etiketlenen sizin çektiğiniz fotoğrafları da dahil ederek, arşivinde cinsel tacizden (ki bu Birleşik Krallık'ta bir suçtur) kurtulan çocukların teşhis edilebilir çok sayıda fotoğrafını satan Magnum hakkında yorum yapabilir misiniz? Bu, fotoğraf topluluğundaki birçok insan için büyük bir endişe kaynağı ve Magnum fotoğrafçılarının cevaplamaktan kaçındığı bir soru. Bu fotoğraflarda çok sayıda çocuk var ve çocuk koruma önemli bir endişe kaynağı. TEŞEKKÜR EDERİM.

Chris Steele Perkin'e sorulan soru pic.twitter.com/BpXYcTPKCt

Birkaç gün önceki ifadenizde, "Magnum'da bizler, her zaman kamuoyunun ince eleyip sık dokumasını ve geri bildirimlerini memnuniyetle karşılıyoruz" dediniz.

Sanırım bu pekte öyle değil Chris Steele-Perkins! Kendisi sessizliğini sürdürdü.


Ne yazık ki bu fotoğrafın hikayesi burada bitmiyor.

Fotoğraf ile ilgili olarak yapılan Google görsel araması iki adet internet sitesi tespit etti.


Bunlardan biri Magnum. Diğeriyse BL-LIT.

"BL, oğlan çocuklarına karşı beslenen pedofilik aşk anlamına gelir... Küçük yaştaki çıplaklığın tasviri, içeriği tamamen sanat olsa da, bu internet sitesini kimileri için tartışmalı hale getirir."


Bağlantıyı Interpol'deki çevrimiçi bir çocuk istismarı araştırmacısına gönderdim. Bana bunun ‘sanat’ kisvesine bürünerek hukuken doğru tarafta olduğunu söyledi, ama fotoğrafın potansiyel müşterisinin kim olduğu açıktı. İnternet sitesinde, fotoğraf dünyasının en büyük ve iyilerinin elinden çıkan yüzlerce ergenlik öncesi çocuk galerisi bulunuyor. Diane Arbus'tan Weegee'ye uzanan bir sıralamada herkese alfabetik sırayla dizilmiş.


Ayrıca, ‘Pederasty Wiki’ ve ‘BoyLinks'  (erkek çocukları ve pedofilik aşk ile ilgili internet sitelerinin en kapsamlı listesi) benzeri yalnızca pedofililere yönelik siteler olduğunu tahmin ettiğim bir bağlantı sayfasına da sahip. (tıklamayacaktım) Tam olarak araştırmacının tarif ettiği gibi. Normalleştirilmiş çocuk istismarı. Bir Magnum fotoğrafına dair Google görsel aramasının sadece iki tıklama ötesinde.

Magnum fotoğrafçısı Christopher Anderson'ın fotoğraflarını çektiği oğlan çocuklarından oluşan bir galerisi var. Özellikle bir fotoğraf öne çıkıyor. Bu fotoğrafta kendi oğlu bir yatakta yüzüstü ve çıplak olarak yatıyor.

Fotoğrafı görsellerde aramak için sağ tıkladım. Google görseli şu şekilde tanımladı: "erotik"

Tıpkı Pedofililer gibi.


American Suburban X röportajında Anderson, bu fotoğrafa yorum yaptı:

Belki de büyüdüğüne buna alınabileceği için, oğlumun fotoğraflarını sergilemek konusunda sürekli olarak çelişki içindeyim ve çelişkim halen sürüyor... Özellikle oğlumun arkadan görülen çıplak bir fotoğrafı var. Oldukça küçükken çektiğim bir fotoğraf... fakat çekim açısı ve her nedense fiziği nedeniyle olduğundan çok daha büyük görünüyor. Başkaları gündeme getirmeye başlayasıya bunun tartışmalı bir fotoğraf olduğunu hiç düşünmedim… Ve bazen merak ediyorum: “Acaba çocuğuma p*z*v*nklik mi ettim? Yoksa çocuğumun genç etinden bir şekilde çıkar mı sağlıyorum?"

Çocuklarıyla ilgili rızadan bahsettiği röportajın tamamı okunmaya değer (ki en az bir fotoğrafta bunu ihlal ettiğini itiraf ediyor), ancak hiç kimse oğluna ait bir görselin sonu nereye varacak diye şüphe duymamalı. Ki muhtemelen bu vakada vardığı son nokta, maalesef yüz binlerce sübyancının sabit disklerinde yer alan bir koleksiyondur.

Bu benim çocuklarımdan birinin, Google'da kendine ait çıplak bir fotoğrafı arayıp ardından onun bir arzu nesnesine dönüşmesine izin verdiğimi öğrenmesinden sonra yapmak isteyeceğim türden bir konuşma değil. Ayrıca şayet sonradan suistimal edildiklerini hissetseler de, bu konuda yapabilecekleri hiçbir şey de yok.

Sanatlarından dolayı acı çekmesi gerekenler sanatçılar. Onların çocukları değil...

Ve başkalarının çocukları kesinlikle... ama kesinlikle hiç değil.

Umarım bu, size ve ajansınıza bir uyandırma çağrısı görevi görür. Ancak, ‘seçkin hikaye anlatıcıları’ olarak kendinize yakıştırdığınız bu sıfata fazlasıyla aşıksınız; Bundan ötürü de bundan oldukça şüpheliyim.

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

3. Antoine d’Agata

Magnum fotoğrafçısı Antoine d’Agata, kadınları insanlıktan çıkarmasıyla ünlü. Ne kadar insanlıktan çıkarılmışsa o kadar iyi. Görünüşe göre de bu satılıyor. Atölyeler. Baskılar. Kitaplar.

Magnum arşivinde ‘tecavüz’ kelimesini aradıktan sonra aşağıdaki fotoğrafları buldum.

Bu nedir? Pornhub'dan daha fazlasını ödeyebilecek bir sanat alıcısı için erkek tecavüz fantezileri mi? Ajansa dahil olması için d’Agata'ya oy veren Magnum'daki erkeklerin, kadınları insanlıktan çıkaran ve tecavüz olarak etiketlenen bu fotoğrafları beğenmelerini sağlayan neyin nesidir?


"Magnum kültüründe seks, uyuşturucu, seks işçileri ve palavralar hakkındaki fetihlerden böbürlenerek bahseden erkek fotoğrafçıya tapan güçlü bir gizli eğilim var."

2012'de kayda alınan bir röportajda d’Agata şunları söylüyor:

"Kamboçya'da herhangi türden bir ahlak anlayışından çok... ama çok uzak bir şey var. Diyelim ki ben bu uç noktalarda işime devam etmek istiyorum. Benim için hala sınırlar olup olmadığını görmek için."

Seks işçileriyle yatmak ahlaktan uzak değildir. Bu, Kamboçya'ya giden birçok yabancı için adeta bir standarttır. Ve uyuşturucu etkisi altındaki sanatçılar da son derece sıradan bir klişe.

Ve birde aşağıdaki fotoğraf var.

Bunlar çıplak çocuklar mı Olivia? Bana çocuk gibi görünüyorlar.

22 Ağustos'tan beri bu soruyu soruyorum. Bu çok basit ve gazetecilik üzerine kurulmuş bir örgütün neden böyle bir soru cevaplamaktan kaçındığını anlayamıyorum?

Magnum'daki herhangi biri, bu fotoğrafa baktığında elinde bir fotoğraf makinesi olsun ya da olmasın d’Agata'nın çocuklar için bir tehlike olabileceğini hiç düşündü mü? Çünkü bu konudaki sessizliğiniz hiçbir şekilde güven telkin etmiyor. Ve çocuk koruma konusunda sessizliğe asla izin verilmemelidir.


Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI
4. Stuart Franklin

2016 yılında Magnum Photos, Lensculture ile ortak bir fotoğraf yarışması düzenledi. Jüri, Magnum'dan Martin Parr, David Alan Harvey, Newsha Tavakolian ve David Kogan'ın yanı sıra Stacey Baker (New York Times), Amy Pereira (o dönemde MSNBC'deydi.) ve Jim Casper'dan (Lensculture Editörü) oluşuyordu.

Fotomuhabirlik ödülünün kazananı olarak Sandra Hoyn’un Bangladeş’teki seks işçilerinin yaşamlarına odaklanan ‘The Longing of the Others’ serisini seçtiler. Fotoğraflardan biri, oldukça endişeli görünen bir çocuğun üstünde yatan bir adamı gösteriyor. Adamın kimliği usturuplu bir şekilde gizlenmiş.

Hoyn'un söylediğine göre kızcağız on beş yaşında. Kendisi Cosmopolitan dergisine verdiği röportajda bu fotoğrafın çekildiği an'ı şöyle anlattı:

Bazen fotoğraf çekerken kendimi çok kötü hissediyordum. Ama daima kendime bir foto-muhabiri olduğumu hatırlatmak zorundaydım. Benim için, 15 yaşındaki Pakhi'nin hiç sevmediği bir müşteriyle fotoğraflarını çekmek kötü bir deneyimdi. Kendisi benim için bir arkadaş gibi. O fotoğrafları çekerken kendimi sanki O'nu taciz ediyormuşum gibi hissettim. Ama kendimi bunu yapmaya zorladım, bu an'ı ifşa etmeseydim yaşanan durumun varlığı bir gerçekliğe dönüşemezdi. Müşterisi, hepsi birbiri ardına onunla seks yapmak isteyen beş kişilik bir grupla geldi. Bu korkunçtu.

Bangladeş hukukunda bir çocuk, bir yetişkinle para karşılığında seks yapmaya rıza göstermez. Hoyn bir toplu tecavüzü anlatıyor. Ve dahası, tecavüzün tarafı olduğu odada olmayı olay öncesinden organize ediyor.

Bir Interpol müfettişi bana bu durumda ‘gazeteciliğin’ bir savunma olamayacağını söyledi, ‘tecavüze uğrayan bir çocuğun fotoğrafını çektiğiniz anda bir suç işlemişsinizdir.’

Birleşik Krallık'ta cinsel saldırıdan kurtulan herhangi bir çocuğun kimliğini açığa çıkartmak suçtur.

Bu fotoğraflar, çocuk cinsel istismarının giderek büyüyen bir salgın olduğu ve 15 yaşındaki çocukların satın alınabileceği Birleşik Krallık'ta çekilmiş olsaydı, Hoyn muhtemelen tutuklanacak ve adı çocuk seks suçluları listesine eklenecekti.

“Onu taciz ediyormuşum gibi hissettim” diye yazdığında, aslına bakacak olursanız zaten ediyordu.


Seride ayrıca, bir tecavüzcünün kolları arasında olan, bariz biçimde endişeli ikinci bir çocuk (14) yer alıyor. Hoyn onu bir 'seks işçisi' olarak tanımlıyor: Bu, tecavüzün çocuklar için bir 'iş' olarak normalleştirilmesidir. Yarışma jürisi, buna bayılmış. Magnum’dan Stuart Franklin'in yaptığı çalışma tüm bunların öncüsü oldu.

2005 yılında kölelerin fotoğraflarını çekmek için Nijer'e gitti. Fotoğraflardan birinin altına şöyle yazdı:

"Memouna (14), bir buçuk yaşındaki kızı Safia'ya bir fahişe olarak çalışırken hamile kaldı."

Beyaz bir İngiliz olan Franklin'in, alıp satılan ve tecavüz sonrasında anne olan 14 yaşındaki bir İngiliz kızın kimliği teşhis edilebilir fotoğrafını çekip, altına da ‘çalışan bir fahişe’ yazdığını hayal edebiliyor musun? Ardından da bu fotoğrafın ücretsizse indirilebilmesi ve Magnum Photos logosu kullanmak kaydıyla sosyal medyada paylaşılabilmesi için sitenize yüklemek mi?

Olivia kızlarından veya benim oğullarımdan birine bir fotoğrafçının bunu yaptığını hayal edebiliyor musun? Tecavüz, bir çocuk için 'iş' olarak tanımlandı. Bu korkunç bir şey!

Şu anda bu soruyu sana ve başkalarına sormaya cesaret ettiğim için bana karşı hissettiğiniz öfke, aslında bir ebeveyn olarak bunun çocuk istismarı olduğunu bilmenizden ötürü... Ve çocuklarımızı Franklin gibi bir fotoğrafçıdan ve bir ajansı paylaştığınız diğer ürkütücü adamlardan koruyan tek şey, ikimizin de eğitimli birer beyaz olmamız. Bunu birde Rotherham'ın kızlarına sormalı.


Franklin tweetime beni engelleyerek tepki verdi. Ancak, ben mimledikten sonra fotoğraf, Magnum’un arşivinden çıkartıldı. Ancak bugün itibarıyla, ‘çalışan fahişe’ altyazısına sahip Mounna görselleri, Magnum'un çocuk korumasının onlar için ‘olağanüstü önemli’ olduğunu iddia etmesinin üzerinden geçen üç buçuk yıllık sürecin ardından halen üçüncü taraf internet siteleri üzerinden satılıyor.


Bu yazıyı okumakta olan birileri, birçok fotoğrafçının tacize uğramış çocukları neden fotoğrafladığını merak ediyorsa bunun cevabı; ajansınız Magnum'un bunu kârlı bir hale dönüştürmesidir. Yüceltmesidir. Ayrıca buna başkalarını teşvik etmek hususunda köklü bir geçmişiniz de var.

Hoyn’un fotoğrafları en az 15 farklı fotoğraf yarışmasında ödül kazandı. Düşünebiliyor musunuz? Tamı tamına 15.

Ertesi yıl Magnum/Lensvulture (Lensculture isminde yer alan ‘culture’ kelimesi ki, bu ‘kültür’ demek ‘vulture’ yani ‘akbaba’ kelimesiyle değiştirilerek ironi yapılmış.) yarışmasının, tecavüze uğradığı iddia edilen bir başka Güney Asyalı çocuğun Souvid Datta tarafından çekilen fotoğrafıyla Facebook'ta ilan edilmesi sizce şaşırtıcı mı?

Pazar, izleyicisini çok iyi tanıyor. Görüntüler ne kadar insanlıktan çıkarılırsa bir o kadar iyi...

Lensvulture gibi örgütlerin bu fotoğrafları kaldırmaları ancak ben ve çok az sayıda başka insanın, Datta ve Hoyn'un görüntüleri üzerinden mücadeleye girişmesinin ardından oldu. O noktaya gelesiye kadar bu fotoğraflar sadece ödüllü birer ‘gazetecilik’ olayıydı.

En kötü ihtimalle fotomuhabirlik, çarkları Magnum Photos tarafından yağlanan ve kendi kendini tatmin eden bir çocuk istismarı fabrikası'dır.

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

5. Larry Towell ve Paolo Pellegrin

Vakti zamanında Etiyopya'da cinselliğe ve üreme sağlığına odaklanan, gençlere yönelik bir sağlık projesi başlatıp, yürütülmesine de yardımcı oldum. Genç kadınlarla erkekler aşk ve kayıp hikayelerini radyoda anlatırdı. En acı vericilerinin bazıları kolaylıkla tahmin edilebilirsiniz. Erken evlilik, kadın sünneti, HIV, sevilen erkek veya kızla birlikte olamama... Sahip oldukları hayaller konuşuldu. Kimi hayaller yerle yeksan olurdu.

Güzin Ablamız, Hanna'ya dair gençlerden gelen günde ortalama yüz mektup alıyordu. HIV pozitif olan birçok çocuğun hikayesini anlattık. Ama onların güvenlikleri için, bizden isteseler bile onların kimliklerini teşhis etmedik. Çünkü bunun sonuçları ölümcül olabilirdi.

Magnum Photos, kendi resmi internet sitesinde ve işbirliği içerisinde olduğu diğer sitelerde, teşhis edilebilir kaç çocuğun HIV pozitif olduğunu gösterdi? Şahsen benim sayabileceğimden daha çok.

Duruma rızası olmayan küçük çocukların bu fotoğrafları, mevzu bahis çocuklar birer kurban olarak etiketlenerek Magnum tarafından, dünyaya kahramanca bir iyilik yapılıyormuşçasına satılıyor. Bazı çocuklar o kadar küçükler ki, durumlarını muhtemelen ne biliyorlardı ne de anlayabilirlerdi. Onlar sadece birer nesne.

Geçen yıl, arşivinizle ilgili ilk tweet'ime 2006'da Lima'daki bir gecekondu mahallesinde çekilmiş bir Larry Towell fotoğrafını ekledim. (aynı yıl ben Etiyopya'da çalışıyordum.)

Fotoğraf, bir odanın köşesinde oturan genç ve son derece savunmasız bir çocuğu gösteriyordu. Magnum arşivinde ‘fuhuş’ ve ‘HIV’ anahtar kelimeleri eşliğinde yer alıyordu. Diğer sitelerde ise ‘beyaz güzellik’, ‘hasta’, ‘birinci sınıf ürün’ anahtar kelimeleriyle arşivlenmişti.

Altyazı, çocuğu HIV pozitif olarak ifşa ediyordu.

Bu açıklama sonrasında, sizi ayıplayan 11 Kasım tweetime kadar bu görseli en az üç farklı sitede satmaya devam ettiniz.


Geçen Kasım ayında Twitter'da bununla ilgili yaptığım yorumlar geçerliliğini koruyor:

@larrytowell1 bunları Kanada'da asla yapamayacağını biliyor. Ve sık sık kendi çocuklarını fotoğrafladığı için, İnternette her yerde satışta olan, bir an için tanıştığın ve senin dilini bilmeyen bir adam tarafından çekilmiş, HIV durumunu afişe eden, 'fahişe' olarak etiketlemiş bir fotoğrafın istismar olduğu yönünde bir anlayışa sahip olmalıdır.

Bu, sadece O'nun gücü olduğu, seninse gücünün olmadığı için gerçekleşebilir.

Bu ciddi bir çocuk koruma meselesidir.

@MagnumPhotos bir kriz iletişim şirketinin arkasına saklanmak yerine, -yalnızca bir şeyi (ki bununla yüzleşelim, @ larrytowell1 gibi [naçizane fikrimce] bir tür çocuk istismarında bulunan fotoğrafçıyı)  gizlemek istediğinizde işe alırsınız- korkak gibi davranmayı bırakmalıdır.

Biraz olsun ar ve haya duygusu olanlar, sadece tek bir sitedeki fotoğrafları silip, diğerlerinde satmaya devam ederek bu görsellerin yok olup gitmelerini ummak yerine, bu mesele hakkında düzgün ve samimi bir açıklama yapmalıdır.

@MagnumPhotos ve fotoğrafçıları çocuk koruma hususunda kolektif bir anlayışa sahip olsaydı, bu fotoğraflar 7 Ağustos'ta arşivden derhal kaldırılırdı. Yani ben onları uyardıktan hemen bir sonraki gün... O zamandan beri her gün, sömürdükleri bu fotoğraflarda yer alan çocuklar, birilerince parmakla gösterildi.

Ve... sonra Paolo Pellegrin bir Romanya hastanesinin etrafında dolanıyor, odalara girip çıkıyor, HIV pozitif olan çok küçük çocukların kolaylıkla teşhis edilebilir fotoğraflarını çekiyor. Bazıları onun varlığından rahatsız ve korkmuş gibi görünüyor. Sanırım Pellegrin'in çalışmalarını biliyorsanız, bunu hiçte şaşırtıcı bulmazsınız. Magnum’un meşhur alaşağı etme ustası. Kathy Ryan gibi fotoğraf editörlerinin hayranlık duyduğu bakış açısı da, işte tam olarak bu...

HIV pozitif çocukların fotoğraflarında yer alan etiketler arasında 'zührevi hastalık' da vardı.

Tweetlerimden sonra sessizce fotoğrafları kaldırdınız. Ve bu konuda hiçbir şey söyleme gereği görülmedi.


Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

6. Tarihsel

Geçen Ağustos ayında, Magnum'un arşivi geçici olarak devre dışı bırakıldığında, “Arşivimizdeki görseller, altyazılar veya anahtar sözcükler açısından sorunlu olan tarihsel materyal konusunda da uyarı aldık.”, diye yazdınız. Bu doğru ama sizin atladığınız sorun şu ki; bu problem hiçte 'tarihsel' falan değil.

Bu yıl arşivinizde bulduğum bu fotoğrafın başlığı ‘Ödül’. Magnum fotoğrafçısı Sohrab Hura tarafından 2018'de çekilmiş; ‘tecavüz’ kelimesi araması sonucu olarak çıktı. Ayrıca ‘tecavüz’ olarak etiketlenmiş. Yani bu durum hiçbir şekilde 'tarihsel' değil.


Hura ile fotoğrafının ‘tecavüz’ etiketiyle nasıl etiketlendiğine dair hiçbir fikri olmadığını söylediği, hayatım boyunca yapmış olduğum en gerçeküstü konuşmayı yaptım. Çünkü bu aslında üç erkek arkadaşı aralarında dalga geçerken çekilmiş bir fotoğraftı.

Ayrıca bana, Magnum'dan hiç kimsenin fotoğrafının nasıl olup da ‘tecavüz’ kelimesiyle etiketlendiğini açıklayamayacağını söyledi.

Bunu doğrulayan ve bana arşivin aslında sorunlu olduğunu söyleyen Magnum fotoğrafçı ve çalışanlarıyla başka görüşmelerim de oldu. Fotoğraflar üstünkörü etiketlenmişlerdi ve bu konuda gerçek bir kalite kontrolü yoktu. Bu, fotoğrafçıların ‘seçkin hikaye anlatıcıları’ olarak pazarlandığı, ajansın çalışmalarını nasıl sattığının sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalmadıkları ve Magnum'ın temel gazetecilik bütünlüğünü hesaba katmaksızın, görüntüleri kâr elde edebilecekleri birçok şekilde ambalajlamaya çalıştığı bu yapıda, çok ciddi bir kültürel sorundur.

Magnum, fotoğraflardaki insanlara hiç bir şekilde saygı göstermiyor. Çok fazla savunmasız yetişkin olması yeterince kötü, ancak konu savunmasız çocuklar olduğunda; bu acil bir çocuk koruma sorunudur.

Ve bunun için kanıt gerekiyorsa Patrick Zachmann'ın işlerine bir göz atmalısınız.

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

7. Patrick Zachmann

Biberonunu emen bir çocuk. Belden aşağısı çıplak. Erekte olmuş tenasül organıyla oynuyor. Ve Fstoppers bu fotoğrafı gündeme getirene kadar, Magnum arşivi üzerinden bu fotoğrafı satmaktan yana düpedüz mutluydu. (Görseli, üzerine müdahalede bulunulmuş olsa da göstermeyeceğim, ama dileyenler Day'in makalesinde görebilir.)

Olivia, ne tür bir insan böyle bir fotoğrafı çeker ve satmaya kalkışır? Ve ne tür bir organizasyon bunu satmaya çalışır? Ve en önemlisi, bu fotoğrafı kim satın alır?

Yine sağır edici bir sessizlik.

Başladığımız yerde bitirelim mi? Tayland'da bir tacizciyle...

‘Müşterisiyle birlikte oteldeki genç bir kız; 12$ tahsil edildi.’ ‘Çocuk işi’, ‘Fahişe’ ve ‘Genç’ olarak etiketlenmiş.

Bir başka deyişle. Tayland'a gelip, çok az bir para ödeyerek genç bir kıza tecavüz edebilirsiniz. Ve merak etmeyin, ‘gazeteci’nin fotoğraf makinesini doğrultacağı kişi siz değilsiniz. Üzerinden kâr elde etmek ve ifşa etmek isteyeceği kişi, siz değilsiniz.


Olivia bu fotoğraftaki kız, eğer yaşıyorsa muhtemelen seninle aynı yaştadır. Seks işçiliğine zorlandı.

Acaba Zachmann'ın odada olabilmesi için fazladan para aldı mı? Ve hiçbirine cevap vermeyeceğin son derece rahatsız edici diğer sorular.

Bir başka seri.

Zachmann, polis baskın yapıp ‘fahişeler’i tutuklarken, bir Tayland plajında fotoğraflar çekiyor. Bu arada onlar fahişe falan değiller. Aslında onlar yabancılar tarafından tecavüze uğramak zorunda bırakılan genç oğlan çocukları.

Zachmann, onlar fotoğraf makinesinden saklanmaya çalışırken bile, ağlarken fotoğraflarını çekiyor. Ve karakola götürülürlerken de fotoğraflarını çekmeyi sürdürüyor.

Üst üste yapılan bir dizi çocuk istismarı. Suistimalciler zincirinin en sonunda. Alenen kâr peşinde koşmak. Ah! Magnum Photos Ah!.

Alttaki fotoğrafta, dünyaya 'fahişe' olarak pazarlamaya çalıştığınız bir çocuk ağlıyor. Bu yürek dağlayıcı bir durum.


Ve işte aşağıda, yabancıların tecavüz etmek için para ödedikleri ve Magnum tarafından ‘fahişe’ olarak etiketlenip görselleri satılan çocukların fotoğraflarının vardığı son nokta. Bir ‘eşcinsel’ fetiş xxx sitesi. Yapılan aramanın sonucunda Google görüntü arama motoru ikisini yan yana getiriyor.


Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

8. Gelecek

Geçen yıl Art Newspaper için Tom Seymour'a verdiği röportajda Robert Godden, Magnum'un bundan sonra nasıl yol alabileceğini açıkladı.

Magnum'un yapılan inceleme hakkında şeffaf olması gerekiyor. En iyi uygulama, bağımsız bir uzman getirmek... En doğru yaklaşım ise Magnum'un bu incelemeyi, incelemeden ortaya çıkacak sonuçların üstesinden nasıl geleceğini ve iş tanımlarını kamuya açıklaması olacaktır. Yeniden güven inşa etmeleri gerekiyor. İncelemeyi sadece dahili olarak gerçekleştirmek bunu sağlamayacaktır.

Sanırım Magnumdakiler, sektördeki 600'den fazla insanın cereyan eden olaylara istinaden Magnum'un sorumlu davranmasını talep ettiği bir bildiri imzalamasının ardından sarsıldı. Tekrar tekrar yayımlamayı reddettiğiniz Davranış Kuralları Yönetmeliğiniz adeta mucizevi bir şekilde ortaya çıktı. Ve şimdi en kısa sürede yayımlayacağınız bir çocuk koruma politikası bekliyoruz.

Fotoğraflardaki çocuklar için aradan geçen onlarca yıl artık çok geç. Çocuk fotomuhabirleri genellikle ‘sessiz’ (seslerinin pek duyulmadığını) olduklarını iddia ediyorlar. Bu, sektörün kurbanlarının asla duyulmamasını sağlamanın uygun bir yolu.

Tarih bize, tacizden sıyrılmak için sadece üstünlük iddia etmeyi, güçlü bir pozisyon ele geçirmeyi ve savunmasızları hedef almayı öğretir. Magnum fotoğrafları bu konuda çok sivrildi. Bu durumu gözettiğimde, kalkıp ta bu sektörden birilerinin önderlik etmesi için Magnum'a güvenmesi artık bana abes geliyor. Aslında hayatta kalanların seslerini henüz duymamış gibiler.

“Bundan sıyrılabileceğini biliyordu. Benim gibi kadınlar için hiçbir korumanın söz konusu olmadığını biliyordu.”

Patience Zalanga (kendisi kurbanlardan biri değil), aşağıdaki üç tweet dizisiyle bunu bir güzel gözler önüne seriyor.


Endüstrinin acilen yeni liderler ve kurumlara ihtiyacı var.


"Eskilerin her zamanki gibi kalmaya kararlı oldukları koşullarda yeni bir şeylere başlamak zor bir iştir, ancak bu yanıp kül olmak veya reform yapmaya çalışmaktan daha üretkendir. Eski yapıları aç bırakın, yerle yeksan olacaklardır.”

Olivia yapmakta iyi olduğun şeye, yani fotoğraf çekmeye geri döneceğini umuyorum. Ve isterim ki; açlık çeken Magnum adeta bir deri bir kemiğe dönüşür. 20. yüzyılın bazı harika fotoğraf çalışmalarını ürettiği ve akıl almaz biçimde kadınlarla çocukların bedenlerine dair ahlak ötesi bir hak sahibi olma duygusuna sahip olduğu hatırlanır.


Uygunsuz olduğunu düşündüğünüz bir görsel veya videoyla karşılaşırsanız, lütfen buradan bildirin.

Eski matematik öğretmenimin takma adını değiştirdim. Çünkü bu homofobik bir aşağılamaydı.

Magnum fotoğraflarının tarihi ve bakış açısı hakkında biraz daha fazla bilgi edinmek için John Edwin Mason tarafından yazılan aşağıda bağlantısı yer alan dizini okumanızı tavsiye ederim.


Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

Teşekkürler

Bu gönderide yer alan birçok araştırmayı Andy Day yaptı. Çocukların fotoğraflardan çok daha önemli olduğunu gerçekten anlayan bir insan olarak ona minnettarım.

Amanda Mustard, sektörde değişim çağrısında bulunan daimi bir ses olmuştur. Bunun onun için bir bedeli var. Onu kesinlikle hak etmiyorlar.

Hesap verilebilirlik isteyen ifadenin arkasında yer alan herkes. 600 kişinin bu bildiriyi imzalaması, sektör tarihinde büyük bir andı. Bu Magnum'u kendine zarar verme yolunda hızla ilerlerken, durumu yeniden düşünmeye sevk etti.

Kristen Chick, Harvey'nin uygunsuz bir şekilde davrandığı kadınların hikayelerini anlatmaktan asla vazgeçmedi.

Onunla konuşan bu 11 kadın inanılmaz derecede cesurdu.

Jonny Bark, bu yazıdaki bilgilerin çoğunu keşfettiğimiz Ağustos ayında benimle Duckrabbit ofisinde oturup çalıştı. Bana çok büyük destek verdi.

Sohrab Hura'ya büyük bir saygı duyarak yanından ayrıldım. Fotoğrafının bu şekilde satıldığını öğrenmek acımasızca olmalı ama asla savunmacı ya da küçümseyici olmadı. Marjinalleştirilmişlerin fotoğraflanması üzerine son derece özenli bir şekilde yazılmış makalesini okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

Dinleme ve Okuma Önerileri:

Podcast: MİRATIN PUSLU FOTOĞRAF ATLASI

-Magnum Photos'a Düşen Gölge-

Birçok genç fotoğrafçıya göre neredeyse bir Hollywood yıldızına yakın ihtişamlı bir statüye sahip olan David Alan Harvey, 'The Bridges of Madison County' filminde Clint Eastwood'un canlandırdığı ana karaktere ilham vermiş biri... Lakin bu ihtişamlı geçmiş ve statü, yakın zamanda alevlenen bir dizi iddiasıyla sarsılmış durumda...


...

-"Filler Tepişir, Çimenler Ezilir..."-

Bu bölüm , Magnum Photos'u açıkladığı son aday adayları arasında yer alan fotoğrafçı Sabiha Çimen ve onun çalışmaları hakkındadır.


...

-Magnum'sa Eğer Herşeye Değer...-


2007 yılında yayımlanan ve 'Magnum Gözüyle Türkiye' Sergisini konu edinen eleştiri yazımın paylaşımının ardından, Temmuz başı itibariyle Magnum'a aday adayı olarak adı açıklanan Sabiha Çimen çokça eleştirildi. Bunun üzerine bende Magnum Photos'un değişimi, Türkiye'ye bakış açısı, ajansın Türkiye'den seçtikleri fotoğrafçılar ve portfolyo konuları hakkında sesli düşündüm.

...

Çeviri-Magnum'un Hesaplaşma An'ı-


Görüş: Bir Mirasyedi: David Alan Harvey-

“David Alan Harvey, hakkında süregelen iddialardan dolayı 73 yıllık ‘Magnum Mirası’nı temelinden sarsıyor. Öyle ki bu sürecin sonunda ajans için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayabilir.”


...

Çeviri-Magnum Olası Çocuk Cinsel İstismarı Görüntüleri Hakkında Bu Soruları Yanıtlayacak mı?-

Perşembe günü, Magnum Photos'un 30 yılı aşkın bir süredir çocuklara yönelik cinsel istismar fotoğrafları sattığı ortaya çıktı. Ajansın geçmişi ve itibarı işleri nasıl yürüttüğüne dair bazı kritik soruları cevaplayana kadar tehdit altında...


...

Eleştiri-Magnum Gözüyle Türkiye-

Magnum Photos’un ülkemizde gerçekleşen ilk sergisi olmasıyla da son derece büyük bir önem taşıyan "Magnum Fotoğrafları ile Türkiye", aralarında Robert Capa ve Gilles Peress gibi fotoğraf sanatının efsane isimlerini de barındıran dünya çapında tanınmış fotoğrafçılarının seçme yapıtlarını bir araya getirdi.

Yorumlar